kasa
| |||||
kasa Para veya değerli eşya saklamaya yarayan çelik dolap: "Arkaya doğru bir adım atıp sırtını meyhanecinin kasasına dayadı."- S. F. Abasıyanık. Ticarethanelerde para alınıp verilen yer. Bazı oyunlarda oyunu yönetme veya para karşılığında fiş verme işi: "Kasa kim?"- . Vagon, kamyon veya traktörün yük taşımak için şasiye bağlanmış üst bölümünü oluşturan parça. Tahta veya sentetik maddelerden yapılmış, dört köşe, sağlam ambalaj parçası, sandık: "Barın kapısı önünde bira kasaları yığılmıştı."- A. İlhan. Basımcılıkta dizgi harflerinin konulduğu gözlerden oluşan tabla. mimarlık Kapı ve pencerelerin sabit olarak tutturulduğu asıl çerçeve. spor Birbiri üzerine istif edilerek yüksekliği ayarlanabilen atlama aracı. "kasa" nasıl hecelerine ayrılır ka-sa İlgili Kelimelerbaşbonfile böbrek yağı çerviş et ETÇİ etçilik fileto işkembe kasabalı kasacılık kasalama kasalamak kasalanma kasalanmak kasalı KASALIK kasaplık kasavetlenme kasavetlenmek kasiyer kesici kesimevi koç yumurtası küçükbaş mehle namlu paça paçacı pirzola uykuluk yüzücü | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |