kavruk TÜRKÇE SÖZLÜK - KAVRUK - kavruk
Ana sayfa


kavruk
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Kavrulmuş olan.

    Kurumaya yüz tutmuş:
    "Armutların en fenası, en kavruk, en lekeli ve en hamı bile asildir."- R. H. Karay.

    mecaz Zayıf:
    "İşe yaramaz, cansız bir merkebimiz vardı. Sütsüz ve kavruk bir de dişi devemiz."- N. F. Kısakürek.

    mecaz Yaşı ilerlemesine karşın iyi gelişememiş olan:
    "Kalem gibi baldırlı, kavruk çocuklara para verdim."- S. F. Abasıyanık.

    "kavruk" nasıl hecelerine ayrılır
    kav-ruk



    İlgili Kelimeler

    kavrukluk


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    0,015625