sarmak TÜRKÇE SÖZLÜK - SARMAK - sarmak
Ana sayfa


sarmak
  • SÖZLÜK ANLAMI

  • Çevresini çevirmek, çepeçevre dolanmak, çevrelemek.

    Kuşatmak, çevirmek, ihata etmek:
    "Gece, ahenk içinde divanımı/ Şenlendirse pırıl pırıl rakkaseler / Gece, gece, her yanımı / Sarsa güller, laleler, menekşeler"- H. F. Ozansoy.

    Dolayında yer almak.

    Yayılıp etkisi altına almak, kaplamak:
    "Kültür düşüklüğündeki çöküş, yaygın bir hastalık gibi sarar toplumu."- N. Cumalı.

    Örtmek.

    Kucaklamak.

    Yumak yapmak:
    "İpliği sarmak."- .

    Şerit, ip vb. şeyler dolaşmak.

    Kâğıt veya bir bitki yaprağıyla dürmek:
    "Dolma sarıyorum diye yaprağı parmağıma doladım."- H. R. Gürpınar.
    "Sardığı sigarayı tabakasına yerleştiriyor."- T. Buğra.

    (-e) Sarılıp tırmanmak:
    "Asma çardağı sardı."- .

    (-i, -e) Bir şeyi başka bir şeyin içine koyup onunla kaplamak:
    "Kitabı kâğıda sarmak."- .

    Taşıt tırmanmak, yükseğe doğru çıkmak.

    Saldırmak, hücum etmek:
    "Faik Efendi biliyordu ki saracaklar hem de fena saracaklar."- M. Ş. Esendal.

    Bir görev veya işin yerine getirilmesini başkasına yüklemek.

    mecaz Sözle saldırmak, tedirgin etmek:
    "Evdekilerin hepsi bana sarıyor."- .

    mecaz Hoşuna gitmek, zevkini okşamak:
    "Bu canlılık, insanı on yıl önce görmüş olduğum muhteşem yazdan daha başka türlü sarıyordu."- A. H. Tanpınar.

    "sarmak" nasıl hecelerine ayrılır
    sar-mak



    İlgili Kelimeler

    bürümek
    dolamak
    sarma
    tutmak


    Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri
    Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri |

    Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı,
    dizinler halinde 120.000 türkçe kelime içinde gezme ve arama
    ayrıca anlam girebilme imkanı, geniş kapsamlı türkçe sözlük


    ©2005 birsozluk.com

    2,734375E-02